Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Çiftçi Erzurum asayiş gündemini değerlendirdi
Çiftçi Erzurum asayiş gündemini değerlendirdi
Yusufeli'nde heyelan
Yusufeli'nde heyelan
Mehmed Zahit Kotku Camisi’nde icazet töreni
Mehmed Zahit Kotku Camisi’nde icazet töreni
ETÜ ‘İmza Doğrulama Projesi’ne TÜBİTAK desteği
ETÜ ‘İmza Doğrulama Projesi’ne TÜBİTAK desteği
Anafartalar Zaferi'nin 110'uncu yıldönümü kutlandı
Anafartalar Zaferi'nin 110'uncu yıldönümü kutlandı

Ahmet Göksan

Dolaşılan Tarlalar
10 Kasım 2017 Cuma

“Rum idareciler, Yunan Hükümeti anlamalı ve takdir etmelidirler ki Ada’ya yığdığı 15.000 askerini, Nato’dan aldığı silahları Türk halkına ne kadar çevirirse çevirsin bizim de yanı başımızda bulunan ve dünya tarihine altın satırlar kaydeden Türk milleti vardır. Türk Silahlı    Kuvvetleri, her an küstah ve dejenere bir millete cevap verebilecek kudret ve kuvvettedir”.1967 Dr. Fazıl KÜÇÜK

 

            Crans Montana’daki görüşmelere ilişkin olarak BM Genel Yazmanı Bay Antonio Guterres’in yazdığı raporla taraflara sorumluluk yüklemekten kaçındığı biliniyor. Önümüzdeki günlerde adaya göndereceği yardımcısı Bay Jeffrey Feltman’ın yapacağı görüşmelerden yardım umar bir duruma düşmüş bir görüntü veriyor. Konuya ilişkin olarak Bay Feltman’ın Kıbrıs sorununa müdahil taraflarla görüşme yapacağı belirtiliyor. 50 yılı aşkın bir süredir uyuşmazlığın çözümüne hiçbir olumlu katkı sunmayan Barış Gücü’nün geleceği konusunda görüşmelerin yapılması bekleniyor.

BM bütçesinin kara deliği olarak da tanımlanan bu gücün sayısının da azaltılması düşünülüyor. 1964 yılının 04 Mart günlü 186 sayılı kararı ile şu andaki Rum Yönetimi yasal yönetim olarak kabul edilmişti. BM’in öncelikle aldığı bu karardan dönmesi gerekiyor. Veya bu kararın alınacak yeni bir kararla düzeltilmesini zorunlu olduğunu belirtmek istiyoruz. Kıbrıs Türklerinin de bu yapı içinde ortak oldukları kabul edilmelidir. Bunun dikkate alınmadığı noktada bugüne değin çözümsüzlüğünü koruyan Kıbrıs uyuşmazlığı yıllarca çözümsüz olarak kalmaya devam eder durur. Çözümsüzlüğün temelinde karşı tarafın bitmek tükenmek bilmeyen isteklerinin yattığının da unutulmaması gerektiğini bir kez daha yinelemek istiyoruz.

Crans Montana da görüşme masasını devirenlere karşı BM’in şirinlik yapmak hakkının olmadığının bilinmesi gerekiyor. Ada’da her iki tarafın kabul edeceği bir çözüm aranıyorsa öncelikle 1964 yılında alınan 186 sayılı kararın yeniden gözden geçirilmesi kaçınılmazdır. Bunun ötesinde Filelefteros gazetesinde yer aldığı gibi Güneydeki Yönetimin BM’den daha çok Anglo – Amerikan değerlendirme ve niyetleri konusunda endişe etmelerine de gerek olmayacağını kendileri de bilmektedir.

Anılan bu kararın kabulünün üzerinden 53 yıl geçmiştir. Bu süre içerisinde suyun altından köprülerin geçtiğini hiç kimse yadsıyamaz. Mendil büyüklüğündeki ülkenin en önde gideni Bay Nikos Anastasiyadis, bile Hükümetinin “Kıbrıs Helenizmi” diye Rumları koruyacak “Ev arkadaşı unsur” diye tanımladığı Kıbrıs Türklerine de saygı gösterecek bir çözüme ulaşmaya çalıştığını söylüyordu.

Politis gazetesinde yer alan bir başka habere göre ise Bay Nikos Anastasiyadis, “Eoka’cılar Derneği” ve “Eoka Kurtuluş Mücadelesi Vakfı” ile “Eoka Mücadelesi Tarihi Anısı”nın düzenlendiği “Kıbrıs Mücadelesi 55 – 59 Sergisi”ndeki konuşmasında “Kıbrıs Rumları için güvenlik, Kıbrıs Türklerine de saygı”dan söz ediyordu. Buna koşut herkesin, Kıbrıslı Rumların etnik kökenine saygı göstermesini de istiyordu. Kıbrıs Türkleri için istediği saygıya öncelikle kendisinin uyması gerektiğini kaydetmek istiyoruz.

Bay Nikos Anastasiyadis Eoka konusunda ise “Kıbrıs halkının Eoka ideali, en kritik ve etkin tarihi eylem olarak öne çıkmış ve uzun vadeli özgürlüğünü elde etme mücadelelerin zirvesini teşkil etmiştir. Mücadelenin sonu başta arzu edilen Kıbrıs’ın Yunanistan’la birleşmesini gündeme getirmemiş olabilir. Buna karşın İngiliz Sömürge Yönetimine son vermiş, vatanımızın bağımsızlığını ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulmasını gündeme getirmiştir” diyordu.

Halen daha, 1950’li yılların tarlalarında dolaşanlarla adada çözümün olamayacağının görülmesi gerekiyor mu ne…

SEVGİ ile kalınız…

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen 4 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Töreli olmak
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Direnişin Başarısı
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Dilimizin Kaybolmakta Olan İncileri: Yanlış Söylenen Atasözleri ve Deyimler
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Bir Medeniyet Müessesesi Olarak Atatürk Üniversitesi
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Enver Paşa kimdi bilir misin?
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Medeniyet mi dediniz?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri