Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Kızıldağ’da feci kaza: 3 ölü, 6 yaralı
Kızıldağ’da feci kaza: 3 ölü, 6 yaralı
‘Kadın Hizmetleri Bölgesel İstişare Toplantısı’ yapıldı
‘Kadın Hizmetleri Bölgesel İstişare Toplantısı’ yapıldı
Ahlat Milli coşkuya hazırlanıyor
Ahlat Milli coşkuya hazırlanıyor
Atatürk Üniversitesinden Uzakdoğu açılımı
Atatürk Üniversitesinden Uzakdoğu açılımı
Horasan'da otobüs ile traktör çarpıştı: 8 yaralı
Horasan'da otobüs ile traktör çarpıştı: 8 yaralı

Ahmet Göksan

Çözümün Akıllısı
8 Mayıs 2010 Cumartesi

Biliyorum ki aşacağımız çok sarp ve çetin engeller vardır. Unutmayınız ki bizim neslimiz aşılmaz zannedilen yollarda yürüyerek gayesine varan bir millettir”.                                                                                            Dr. Fazıl KÜÇÜK

 

            Rum basınından yapılan saldırılar, otomatiğe bağlanmış gibi boyut ve şekil değiştirerek sürdürülmektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında başlayan saldırıların özü itibarı ile değişmediğini söylemek istiyoruz. Bu saldırılarda şaşırtıcı olmayan tek husus Türk tarafının uzlaşmaz olduğunun vurgulanmasıdır.

            Kıbrıs Rum kesiminde yapılan bir araştırmanın sonucu ilginç bulguları vermektedir. Rumların %70’i uyuşmazlığın çözümü amacı ile yürütülen müzakerelerden olumlu bir sonucun çıkacağına inanmıyor. Bunun yanı sıra %65’i, Kıbrıs Türkleri ile birlikte yaşamanın zor olacağını düşündüğünü ortalık yere koyuyor.

“2009 Kıbrıs Barometresi” araştırmasının sonuçları, Rum basınını da uğraştırıyor. Bu nedenden olacak en ucuz suçlama, “Kıbrıs Türklerinin uzlaşmaz olduğunun türküsünü çığırmak” oluyor. Ortalık yere çıkan bu sonuç bir anlamda pişirilmekte olan aşa su katmakla koşut oluyor. Birlikte yaşamanın neden zor olacağı gerçeği biliniyor. “İki halkın birbirinden farklılıkları, güven eksikliği, kötü geçmiş” olguları öne çıkıyor. 

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yapılacak olan benzer araştırma da aynı sonucu ortalık yere çıkaracaktır. Sınırları güvence altına alınmış olan iki ayrı devletli çözüm şekli, ideal bir çözüm olarak karşımıza çıkmaktadır. Her iki devletin kendi bölgelerinde egemenliklerini sürdürmelerinden neden rahatsızlık duyuluyor. Uluslararası toplum bu sorunun yanıtını çok net olarak vermek durumundadır.

Karşılıklı olarak birbirlerine güven duymayan, birbirinden farklılıkları olan halkları birlikte yaşamaya zorlamakta neyin nesi oluyor. Bu yaklaşım halkların çatışmasına zemin hazırlamanın ötesinde bir anlam içermiyor.

Bunun yanı sıra Avrupa basınında özellikle İngiliz basınında, adada var olan uyuşmazlığın 2010 yılı sonuna kadar çözülmesi gerektiğine ilişkin haberler son dönemde sıklıkla yer almaya başladı. The Economist dergisinin düzenlediği toplantıda konu,an siyasetçi, “Kıbrıs konusunu bu yılın sonunda çözmeyi hedefliyoruz” diyordu.

Ortalama bir insanın yaşam süresine denk düşen yıldır ortalık yere çıkarılan Kıbrıs uyuşmazlığının yılsonuna dek çözülememesi dünyanın da sonu olmayacaktır. Bu noktadan hareket edildiğinde uyuşmazlığın özünü de kavramak kendiliğinden ortalık yere çıkmış olacaktır.

Bunun ötesine geçerek 2010 yılı sona ererken yapılması düşünülen halk oylamasının gerekçesinin de şimdiden duyurulması gerekmektedir. Aksi halde Annanın belgesinin başına gelmiş olan, şimdilerde uluslararası toplumunda başına yeniden gelebilir. 

Mal mülk konusu çözümlenmeden adada kalıcı sağlıklı işleyecek ve inandırıcı bir barışa ulaşılamayacağı da bilinmelidir. Bunun yanı sıra yaşamsal önemde olan kazanılmış olan hakların pazarlığının da yapılmaması gerekmektedir. Geride bıraktığımız dönemde uzlaşıldığı söylenen konuların yeniden konuşulması ve tartışılması sonrasında halkın bilgilendirilmesi gerekiyor. Sulu havan kullanmaya hiçbir kimsenin hakkının olmadığını da söylemek istiyoruz.

Rum İçişleri Bakanlığı, adanın güneyinde bulunan Türklere ait arazilerin üzerine konut yapılmakta olduğunu açıkladı. Geçtiğimiz Şubat ayında yapılan açıklamaya göre yaklaşık sekiz bin civarında Rum’un Türklere ait araziler üzerinde yapılan evlerde oturmakta olduğunu belirtiyordu. Bu tür konutlarda oturanlara şimdilik kaydı ile tapu vermeyi düşünmedikleri aynı açıklamada yer alıyor.

Uluslararası toplumun, adada gerçek barıştan ve çözümden yana olan yaklaşımını tartışmasız olarak ortalık yere koymak gibi bir yükümlülüğü vardır. Kıbrıs Türklerinin egemenliği ve eşitliğinin kayıt altına alınması sonrasında, Rumları masada yakalamak olanaksız olacaktır. Rum tarafı masadan kaçmasın diyerek masada oturmakta anlamsızdır. Geride bıraktığımız dönemde Rumların masadan kaçmaması için verildiği söylenen ödünler, belleklerdeki tazeliğini korumaktadır.

Akıllı bir çözüme ulaşabilmenin yolu Rumları masada tutmak değildir. Bu olanaklı olamayacağına göre, Kıbrıs Türklerinin haklarını teslim etmenin zamanı geldi mi ne…

SEVGİ ile kalınız…

             kibristkd@gmail.com

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Töreli olmak
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Direnişin Başarısı
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Dilimizin Kaybolmakta Olan İncileri: Yanlış Söylenen Atasözleri ve Deyimler
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Bir Medeniyet Müessesesi Olarak Atatürk Üniversitesi
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Enver Paşa kimdi bilir misin?
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Medeniyet mi dediniz?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri